31 Aralık 2008 Çarşamba

Visions - Michio Kaku PDT®

Üç yüz yıl önce Isaac Newton şöyle yazmıştı: “Ben kumsalda çakıl taşlarıyla oynarken gerçeğin engin okyanusu önümde uzanıyordu”.

Newton okyanusu incelerken doğa yasaları gizem, hayret ve batıl inançların delinmez örtüsüne sarılıydı. Bildiğimiz anlamda bilim mevcut değildi. İnsanlar okuma-yazma bilmeden en ağır ve sağlıksız koşullarda yaşıyor, çoğu 30’unu görmeden ölüyordu.

Ancak Newton ve diğer bilim adamlarının adımları muhteşem bir olaylar zincirinin tetiğini çekti. Toplum köklü bir transformasyona uğradı. Newton’un mekanikteki buluşları güçlü makinelere ve daha sonra buhar makinesinin icadına yol açtı. Böylece tarım toplumunun yerini sanayi toplumuna bırakmasıyla yeryüzünün şekli değişti. Fabrikalar birbirini izledi. Ticaret canlandı. Demiryolları kıtaları birbirine açtı.

19. yüzyıla gelindiğinde yoğun bir bilimsel buluşlar dönemi başlamıştı. Bilim ve tıpta kaydedilen gelişmeler insanların yoksulluk ve cehalet batağından kurtulmasına, yaşantılarını zenginleştirmesine, bilgiyle donanmasına ve gözlerinin açılmasına yardım ederek Avrupa’daki feodal hanedanların, krallıkların ve imparatorlukların yıkılma sürecini başlattı.

20. yüzyılın sonuna gelindiğinde bilim atomun sırrını çözmüş, yaşam molekülünü görmüş ve bilgisayarı yaratmıştı. Quantum devrimi, DNA devrimi ve bilgisayar devrimi sayesinde gerçekleştirilen bu üç temel buluşla maddenin, hayatın ve matematiğin esasları nihayet çözümlenmişti.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 
Sayac Ekle