3 Ocak 2009 Cumartesi

Nutuk - Mustafa Kemal Atatürk Kitap Özeti

Atatürk’ün bizzat kendisi tarafından, Cumhuriyet Halk Partisi’nin 15 -20 Ekim 1927 tarihleri arasında Ankara’da toplanan İkinci Kurultayı’nda 36,5 saat süren ve altı günde okunan Nutuk, ülkemizin parçalanıp işgal edildiği günlerden başlayarak, İstiklâl Savaşı’nı, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunu ve inkılâpların yapılışını anlatır. Atatürk bu konuşmasında, her konuyu ayrıntılı olarak açıklamakta ve belgelere dayandırmaktadır.

Nutuk, Atatürk’ün Samsun’a çıktığı gün olan 19 Mayıs 1919 ile başlamaktadır. Atatürk bu bölümde ülkenin genel durumu ve görünüşü hakkında bilgiler vermektedir. Daha sonra da, Anadolu’nun çeşitli yerlerinde kurulan millî cemiyetlerden, bu cemiyetlerin kuruluş amaçları ve siyasi hedeflerinden bahsetmektedir. Bunun yanı sıra mili varlığa düşman cemiyetler hakkında da bilgiler verilmektedir. Memleketin durumu bu şekilde özetlendikten sonra ordunun durumu da özetlenmektedir. Bu durum ve şartlar altında, kurtuluş için ortaya üç seçenek çıkmıştır. Bular; İngiliz himayesini istemek, Amerikan mandasını istemek ve bölgesel kurtuluş çarelerine başvurmaktır. Bu noktada Atatürk kendi kararını ise şöyle açıklamaktadır: “Efendiler, bu durum karşısında bir tek karar vardı. O da millî hâkimiyete dayanan, kayıtsız şartsız, bağımsız yeni bir Türk devleti kurmak! İşte, daha İstanbul’dan çıkmadan önce düşündüğümüz ve Samsun’da Anadolu topraklarına ayak basar basmaz uygulanmasına başladığımız karar, bu karar olmuştur.”

Atatürk daha sonra Samsun’a çıkışını ve kongreler sürecini ayrıntılarıyla anlatmaktadır. Samsun’a çıktıktan bir ay sonra İstanbul’a geri çağrılır ama bu talimata uymaz. 21-22 Haziran 1919 tarihlerinde yazdığı Amasya Genelgesi yayımlanır. Genelgede, “Vatanın bütünlüğü, milletin bağımsızlığı tehlikededir.”, “Milletin bağımsızlığını, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.” gibi çok önemli maddeler vardır. Sivas ve Erzurum Kongrelerinin toplanmasına karar verilir. Atatürk 8 Temmuz 1919’da Harbiye Nezaretine bir telgraf çeker ve askerlikten ayrıldığını Padişah’a bildirir. 23 Temmuz 1919’da Erzurum Kongresi toplanır. 14 gün süren çalışmalar sonucunda bildiri yayımlanır. Buna göre; Millî sınırlar içinde bulunan vatan parçaları bir bütündür. Birbirinden ayrılamaz.” Erzurum Kongresinin tamamlanmasından sonra Sivas Kongresi hazırlıklarına başlanır. 4 Eylül 1919’da Sivas Kongresi açılır. Kurultaylar devam ederken, İstanbul hükümetinin kendisi ve arkadaşları için aldığı ölüm kararının, çeşitli gazeteciler tarafından Amerikan mandasının teklifinin, kendisine karşı suikast girişiminde bulunulan Ali Galip olayının, İstanbul hükümeti ile ilişkilerin tamamen kesilmesinin ve tüm bunların, ülkeyi kurtarmak için yapılan bir direnişe karşı açılmış savaşlar olduğunu anlatmaktadır. Ülke içinde padişah ve işgal güçleri tarafından yapılan telkinler sonucu çıkan isyanlar, Ulu Önder Atatürk’e düzenli ordu kurmanın gerekliliğini hissettirmiş ve bu konuda gerekli hazırlıklar yapılmıştır.

Atatürk daha sonra ise, İstanbul Hükümeti ile ilişkileri ve Meclis-i Mebusan toplantıları ile ilgili ayrıntılar vermektedir. 16 Mart 1920 tarihinde İstanbul’un İngilizler tarafından işgal edilmesi üzerine yeni hükümetin Ankara’da kurulması kararı alınır. Atatürk bu bölümde meclisin toplanması hazırlıkları ve milletvekili seçimleri ile ilgili bilgiler aktarmaktadır. 23 Nisan 1920’de TBMM açılır ve meclis başkanlığına Mustafa Kemal seçilir. Büyük Millet Meclisi, bakanların seçimi ile ilgili 2 Mayıs 1920 tarihli kanunla, Genelkurmay işlerini de yürütmek üzere, Büyük Millet Meclisi’nde 11 bakanlı bir Bakanlar Kurulu meydana getirir. Genelkurmay Başkanlığına İsmet İnönü, Millî Savunma Bakanlığına ise Fevzi Paşa (Çakmak) atanır. Ayrıca Meclis tarafından 29 Nisan 1920 tarihinde Hıyanet-i Vataniye Kanunu kabul edilir ve İstiklal Mahkemeleri kurulur.

Atatürk daha sonra iç isyanlardan bahsetmektedir. Bu ayaklanmaların başlıcaları; Anzavur ve Düzce İsyanları, Hilafet Ordusu, Yenihan, Yozgat ve Boğazlıyan ile Konya isyanlarıdır. Atatürk bu isyanlar hakkında ayrıntılı bilgiler vermektedir. Bu ayaklanmalar, ulusal kurtuluş mücadelesinde en önemli sorunlardan biri olmuştur. Bu arada, Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükûmeti’nin, dışişleri konularında verdiği ilk karar, Moskova’ya bir heyet gönderilmesi olmuştur. Dışişleri Bakanı Bekir Sami Bey başkanlığındaki heyet 11 Mayıs 1920’de Moskova’ya hareket etmiştir. İç isyanları fırsat bilen Yunanlılar 22 Haziran’da ilk taarruzlarını gerçekleştirirler. Bu taarruzda millî cephelerin bozulması Mecliste bir sert eleştirilere neden olur. Atatürk bu eleştiriler hakkında da ayrıntılı bilgiler vermektedir.

Ulu önder Atatürk, batıdaki durum hakkında bilgi verdikten sonra, doğudaki gelişmeleri aktarmaktadır. Mondros Ateşkes Anlaşması’ndan sonra Ermeniler, gerek Ermenistan içinde, gerek sınıra yakın yerlerde, Türkleri toplu olarak öldürüyorlardı. 1920 yılında Ermeni zulümlerinin artması üzerine, Ermenistan seferine karar verilir. 9 Haziran 1920’de, Doğu bölgesinde geçici seferberlik ilân edilir ve Kâzım Karabekir Paşa Doğu Cephesi Komutanlığına getirilir. Millî Hükümetin imzaladığı ilk antlaşma olan Gümrü Antlaşması ile Ermenistan, Osmanlı Devletinin 1877 yılında kaybettiği kaybettiği yerleri terk eder.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 
Sayac Ekle